CHP'yi Bu Duruma Düşürenler, İktidar Naraları Atıyor!
CHP’de yaşananlar o kadar kanıksanır bir duruma geldi ki, yapılan yaşanan hiçbir şeye kimse şaşırmıyor!
Ekmeleddin, sürecinden başlayan, İlçe kongreleri ve 38. Kurultay sürecine kadar büyüyerek yapılan hatalar yanlışlar, partiyi sözün bittiği yere getirdi! Parti, ilkelerinden değerlerinden uzaklaşarak sağ’a kaymaya başladı. Belli bir kesimin dışında kimse bu durumu sorgulamıyor! Yaşanan yozlaşma nedeniyle değerlerini kaybeden insanlar gücün yanında yer almaya başladı.!
İlçe kongrelerinde, İl Kongresinde Kurultay’da başlayan delege avı, havada uçuşan rüşvet iddiaları ve son olarak, Muş CHP eski gençlik kolları başkanı Erkan Çakır’ın iddia ettiği kurultayda ‘delegelere dağıtılan milyonlarca rüşvet iddiası, bunun sonucudur.
Gelinen noktada, Genel Başkan seçilen Özgür Özel’in meşruiyeti, İl Başkanı’nın meşruiyeti tartışmalı duruma düşmüştür!
Peki kimdir Erkan Çakır? Muş CHP eski gençlik kolları başkanı, Doğu ve Güneydoğu delegelerinin “organizasyon görevi” verilen kişi!
CHP Kurultayının baş aktörü, İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, ve Özgür Karabat’la özel toplantılar yapan, onlarla delegeler arasında diyalog kuran kişi! İmamoğlu ile Kurultay’da kol kola gezen kişi.
Kurultay’da delege ayarlama işinde akçeli işlere şahit olan kişi! Kurultay’ın ikinci turunda delegelerin aniden dönüş yaparak neden oy verdiğini bilen kişi!
Sonra Özgür’lerin kendisine verdiği sözü tutmadığı için, rüşvet iddialarını, Kurultay’a yaşananları sosyal medya hesabından deşifre eden kişi!
Daha sonra, Kemal Kılıçdaroğlu’nu Çukurambar da ziyaret edip, bu olayları kendisiyle paylaşan kişi, Kılıçdaroğlu ile paylaştığı bazı konuların Kılıçdaroğlu, kendisi ve yanında bulunan üçüncü kişiyle mezara gideceğini söyleyen kişi!
Ve dün “Elimde ki Belgelerle savcılığa başvuracağım. Bu Kongreyi iptal ettireceğim” diye açıklama yapan kişi.
Erkan Çakır’ın burada bir suçu var mı yok! Onu kim, hangi liyatı nedeniyle, hangi bilgi becerisi ve tecrübesi nedeniyle partinin üst düzey kişileriyle yakın mesafe konumuna getirdiyse, kim bu akçeli işlerin içine soktuysa, kim partiyi bu duruma düşürdü ise, onlar suçlu!
Erkan Çakır’dan önce partinin üst düzey yönetimiyle Kılıçdaroğlu ile görüşen, partili olmamasına rağmen, müdahalelerde bulunan kim vardı? İmam bakır üküş! Üküş’ün Kurultay’da parti üst düzey yetkililerinin önünde parti yetkililerine, Kılıçdaroğlu’na bağıran kişiydi!
Partililer, daha İmambakır Üküş olayının şokunu atlatmadan, Erkan Çakır olayı patlak verdi!
Öyle bir duruma geldi ki, bu parti de artık her şey normal karşılanır hale geldi! Kimse olan biteni sorgulamıyor! Muhalefetin güçsüzlüğü demokrasiye de büyük zarar veriyor! Çünkü muhalefetin olmadığı yerde, demokrasiden söz edilemez..
Peki, bu böyle gider mi? Parti tabanı bu duruma daha ne kadar tahammül eder, önümüzde ki süreçte nasıl bir tepki verir, bekleyip göreceğiz!