Doç.Dr. ÜNAL'DAN ÇARPICI SONUÇ

ABONE OL

Doç. Dr. Meltem Ünal Erzen'in yaptığı araştırma, çarpıcı sonuçlar ortaya koydu.

İstanbul Üniversitesi (İÜ) İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Meltem Ünal Erzen, ''Kadın Gözüyle Kadın Siyasetçiler'' başlıklı araştırmasında, kadınların yüzde 51'inin kurulacak kadın partisine oy vermeyi düşündüğünün ortaya çıktığını belirterek, ''Dolayısıyla kadın partisinin kurulması, siyasi erkek aktörlerin de belki silkelenmelerine, şapkalarını önlerine alıp düşünmelerine neden olacaktır'' dedi.

Sonar Araştırma Şirketine yaptırılan araştırma sonuçlarına ilişkin üniversitenin rektörlük binasında düzenlenen toplantıda konuşan Erzen, Türkiye'de kadınların siyasetin dışında görüldüğünü ve kadınlara parti kadrolarında yeterince yer verilmediğini söyledi.

''(Politika erkek işidir) zihniyeti, geçmişten günümüze bütün siyasi yaşamımızda yer alan bir yanılgıdır'' diyen Erzen, bu bilinci, kadınların ne kadar taşıdığının ise son günlerde tartışılan bir konu olduğunu ifade etti.

Erzen, bilimsel bulgularla desteklenmediği ve bu konuda çalışmalar yetersiz olduğu sürece, bilinç oluşturmanın güç olacağını vurgulayarak, araştırmanın ana amacının Türkiye'deki kadınların, kadın siyasetçilere bakışı olarak belirlendiğini kaydetti.

Araştırmada, 13 ilde, rastgele örnekleme tekniği kullanılarak, bin 300 kadınla görüşüldüğünü anlatan Erzen, şöyle devam etti:

''Kontroller ve kota ayrımları yapıldıktan sonra 935 anket değerlendirmeye alınmıştır. Bu araştırmada yer alan tüm veriler Türkiye'de yaşayan kadınları temsil niteliği taşımaktadır ve bu çalışma, Türkiye İstatistik Kurumunun belirlediği standartlar çerçevesinde gerçekleştirilmiştir. Araştırmada amacımız, kadınların yaşam tarzlarını, beklentilerini, sosyo-ekonomik durumlarını, politikaya bakış açılarını, kadın politikacılar ile ilgili düşüncelerini ve istatistik ve demografik bilgilerini tespit etmektir. Araştırma sonucunda gördük ki maalesef kadınlar büyük oranda, magazin programları izliyor, boş zamanlarını televizyon izleyerek değerlendiriyor ve oy vermeye geldiğinde de büyük oranda, eşlerinin ya da ailelerinin istekleri doğrultusunda oy veriyorlar.''

-''KADIN PARTİSİNİN KURULMASI ÇOK BÜYÜK BİR GÜÇ OLACAKTIR''

Erzen, şimdiye kadar kadın sivil toplum örgütlerinin, kadın kolları gibi oluşumların hep dağınık çalıştığını, bir araya gelmediğini söyledi. Uzun yıllardır Türkiye'de bir kadın partisinin kurulmasını istediğini dile getiren Erzen, bu konuda yurt dışından örnek alınarak parite sisteminin uygulanmasının gerektiğini savundu.

Kadınlara yönelik uygulanan kota uygulamasını doğru bulmadığını ifade eden Erzen, şöyle konuştu:

''Çünkü bu sınırlayan ve küçümseyen bir harekettir. Siyasi partilerde, kadın kollarının olması da 'siz siyasette aslında yoksunuz' göstergesidir. Dolayısıyla belli bir yere gelebilmek için, parite sisteminin uygulanması gerekiyor. Kadın partisinin kurulması çok büyük bir güç oluşturacaktır. Biz kadınlara sorduk, 'kadın partisi kurulursa oy verir misiniz?' diye, cevap verenlerin yüzde 51'i 'oy veririz' dediler. 935 kadın arasında yüzde 51 önemli bir tam temsildir. Dolayısıyla kadın partisinin kurulması, siyasi erkek aktörlerin de belki silkelenmelerine, şapkalarını önlerine alıp düşünmelerine neden olacaktır. Siyasi parti kurulması demek bir güç oluşturmak demektir. Siyasileri korkutmak demektir. Siyasilerin en büyük endişeleri oydur. Oy toplamak için de siz kadınları arkanıza alırsanız, siyasi partilerin hiç biri oy toplayamaz. Dolayısıyla kadın partisinin kurulması çok büyük bir güç olacaktır.''

-ARAŞTIRMANIN DİĞER SONUÇLARI-


Araştırmanın diğer sonuçları hakkında da bilgi veren Erzen, kadınların büyük bir kısmının kitap okumadığının saptandığını belirterek, kadınların bireysel bilinçlenmede hala yetersiz kaldığının görüldüğünü söyledi.

''Toplumumuzda hep var olan kadın imajı bu araştırmada da göze çarpmaktadır. 'Kadının önceliği evidir. Kadın evine bakar ve çocuklarıyla ilgilenir' düşüncesini ne yazık ki kadınlarımızın da içselleştirdiği aşikardır'' diyen Erzen, sözlerini şöyle tamamladı:



''Araştırmada, kadının eğitim durumunun yükselmesiyle, ideal yaşam tarzını iş kadınlığı olarak gören, kadından politikacı olur cevabı veren, kızı politikaya atılırsa destek vereceğini söyleyen, Türkiye'de kadın Cumhurbaşkanı ve Başbakan olmalı cevabı veren kadın oranında artış olduğu bulgusuna ulaşıldı. Bu araştırmada öne çıkan bir başka bulgu ise kadınların oy tercihlerinde cinsiyet etkisinin olmamasıdır. Kadınlar partilerin kadın adayları çoğunlukta olduğu için oy vermediklerini ancak bir kadın partisi kurulursa oy verebileceklerini söylemektedirler.''