Gergerlioğlu, Türkiye ve İsrail arasındaki ticaretin yasaklanmasına ilişkin kanun teklifi verdi!
DEM PARTİ Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Türkiye ve İsrail arasındaki ticaretin yasaklanmasına ilişkin kanun teklifi verdi. İsrail'le yapılan ticaretin yasaklanmasını öngören teklifin gerekçelerini aktaran Gergerlioğlu, İsrail'in insan haklarına aykırı davranışlarının önüne geçmek ve Gazze'ye siyasi destek olmak için Türkiye ve İsrail arasındaki ticaretin durdurulması gerektiğini vurguladı.
İsrail’in yaptıkları insan haklarına aykırıdır
Gergerlioğlu, Türkiye ve İsrail arasındaki ticaretin yasaklanmasını dair gerekçelerini meclise sundu. 7 Ekim'de Hamas'ın gerçekleştirdiği saldırı sonrasında İsrail, Filistin topraklarına yönelik insani krizi derinleştiren ve insan hakları ihlallerini artıran bir dizi adım atmıştı. Bu adımlar, bölgede barış ve istikrarı tehdit ederken, Filistin halkının yaşam koşullarını daha da zorlaştırdı. İsrail'in Filistin'e yönelik insan hakları ihlalleri arasında en dikkat çekici olanı, sivil yerleşim birimlerine yönelik saldırıları ve hava bombardımanlarını sürdürmesidir. Bu saldırılar sonucunda birçok masum sivil hayatını kaybetti, yaralandı ve evsiz kaldı. Uluslararası hukuka göre sivil yerleşim birimlerine yapılan saldırılar kabul edilemez ve insan haklarına aykırıdır. Ayrıca, İsrail'in abluka politikaları ve Filistin halkının temel ihtiyaçlarını karşılamasını engelleyen ambargoları da insan hakları ihlalleri kapsamında değerlendirilmelidir. Bu ambargolar, sağlık hizmetlerine erişimi engellerken, gıda ve temel yaşam malzemelerine ulaşımı da zorlaştırmaktadır. Bu durum, Filistin halkının yaşam hakkını doğrudan tehdit etmektedir.
Uluslararası kamuoyu müdahale etmeli
İsrail'in Filistin'e yönelik insan hakları ihlalleri, uluslararası toplumun da dikkatini çekmekte ve kınanmaktadır. Uluslararası toplumun bu ihlallere karşı daha etkin bir şekilde müdahale etmesi gerekiyor. Aksi takdirde, bölgede barış ve istikrarın sağlanması daha da güçleşecek. Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika tarafından İsrail aleyhine yapılan başvuruda önleyici tedbir talebine ilişkin kararını 26 Ocak 2024'te açıkladı. Kararlar oybirliğine yakın bir sayıyla alındı. Ancak karar, Güney Afrika’nın esaslı taleplerini kabul etse de operasyonların durdurulması ve insani yardımın Gazze'ye ulaştırılması gibi en can alıcı noktalara temas etmemesi nedeniyle tatmin edici bulunmadı. Divan, 11-12 Ocak tarihlerinde Güney Afrika'nın talep ettiği önleyici tedbirler üzerine duruşmaları görmüştü. Kararlarını açıklamadan önce, Güney Afrika'nın taleplerini ayrıntılı olarak ele almıştı. Bu talepler arasında İsrail'in operasyonlarını durdurması, Gazze'deki yaşam koşullarının iyileştirilmesi ve soykırımı önlemek için gerekli tedbirlerin alınması gibi maddeler yer alıyordu.
İsrail’le ticaretin kesilmesi Gazze’nin bağımsızlığını destekleyecek
Divanın verdiği önleyici tedbir kararlarından bazıları şunlardı: İsrail'in operasyonlarını durdurması, soykırımı önlemek için gerekli tedbirleri alması, Gazze'deki insani durumun iyileştirilmesi için acil önlemler alması ve delillerin imhasını önlemesi için gerekli tedbirleri alması. Divan'ın kararları, taraflar için bağlayıcıdır ve İsrail'in bu kararlara uyması gerekmektedir. Ancak, İsrail'in bu kararlara uymamakta ısrar etmektedir. Divan'ın kararlarıyla İsrail'in politikalarını gözden geçirmesi ve uluslararası toplumun bu konuda harekete geçmesi beklenmektedir. Ancak, esas kararın verilmesi yıllar alabilir ve bu süreçte uluslararası baskıların devam etmesi gerekecektir. Bu anlamda Türkiye’nin bu baskıları oluşturma ışığında İsrail ile ticaretin kesilmesi gerekmektedir. Bu Gazze'nin ekonomik bağımsızlığını artırma çabalarını teşvik edecek Gazze'nin siyasi durumunu etkileyebilecektir. Ticaretin kesilmesi, Gazze'nin bağımsızlık ve kendi kaderini belirleme arayışlarını da destekleyecektir.
İsrail ile ticaretin kesilmesi Filistin’e siyasi destek ve insani yardım sağlar
İsrail ile ticaretin kesilmesi, Gazze'nin Filistin bağımsızlık mücadelesine verilen siyasi destek olarak algılanacak. Bu durum, Gazze'nin uluslararası alanda daha fazla dikkate alınmasına ve desteklenmesine katkı sağlayacak. İsrail ile ticaretin kesilmesi, Gazze'nin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesine verilen destektir. Bu durum, Gazze halkının özgürlük ve bağımsızlık taleplerini vurgular. İsrail ile ticaretin kesilmesi, uluslararası toplumun Gazze'ye daha fazla insani yardım ve destek sağlamasını teşvik edecektir. Bu durum, Gazze'deki insani krizlerin hafifletilmesine ve sivil halkın yaşam koşullarının iyileştirilmesine katkı sağlayacaktır. İsrail'e özellikle silah ekipmanlarının satılıyor olması, Türkiye kamuoyunu derinden sarsmıştır. Bu şekilde bir ticaret yasağı getirilmesi, Türkiye halkları içinde önemli bir vicdani sorumluluğu yerine getirmek olacaktır. Bu amaçlarla söz konusu "Türkiye ve İsrail Arasında Ticaretin Yasaklanmasına Dair Kanun Teklifi" hazırlanmıştır.
Türkiye ve İsrail arasında yapılacak ticaretin yasaklanmasına dair kanun teklifi
MADDE 1- Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının, Türkiye'de kayıtlı şirketlerin ve diğer ticari kurumların İsrail Devleti ile ticaret yapmaları yasaktır. Bu kapsamda, herhangi bir Türk vatandaşı veya Türkiye'de kayıtlı bir şirketin, doğrudan veya dolaylı olarak İsrail ile mal alımı, satımı, ithalatı, ihracatı veya herhangi bir ticari ilişkide bulunması yasaktır.
MADDE 2- Bu kanun kapsamında yapılan herhangi bir ticari faaliyetin tespit edilmesi durumunda, ilgili kişi veya kurumlar hakkında Ticaret Bakanlığı tarafından yasal işlem başlatılır ve bu kişilere ciddi yaptırımlar uygulanır. Yaptırımlar arasında para cezaları, ticari faaliyetlerin durdurulması, iş lisanslarının iptali ve diğer idari yaptırımlar bulunabilir.
MADDE 3- Türkiye Cumhuriyeti hükümeti, bu kanunun yürütülmesi ve uygulanması için gerekli her türlü tedbiri almakla yükümlüdür. Ticaret ilişkilerinin izlenmesi, denetlenmesi ve gerektiğinde yaptırımların uygulanması için gerekli idari ve yasal mekanizmaları oluşturmakla sorumludur.
MADDE 4- Gazze'de derhal ateşkes ilan edilene ve Gazze Şeridi'ne yeterli miktarda ve kesintisiz insani yardım akışına izin verinceye kadar bu Kanun yürürlükte kalacaktır.
MADDE 5- Bu kanun teklifi, Resmi Gazete'de yayımlandığı gün yürürlüğe girer.
MADDE 6- Bu kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.