NİHAT GENǒTEN HALK TV’YE YANIT

ABONE OL

Odatv’de ‘Halk TV Nihat Genç’i Askıya Aldı’ başlıklı haberindan sonra Halk TV Genel Müdürü Şaban Sevinç bir açıklama yapmış; gözler Nihat Genç’e çevrilmişti.

Odatv Nihat Genç’i arayarak, Sevinç’in açıklamalarını sordu.

Odatv: Nihat Ağabey, haberimiz sonrası Halk TV’den Şaban Sevinç bir açıklama gönderdi. Birçok açıklama getiriyor, bunlardan biri ‘yüksek maliyetler’ diyor…

Nihat Genç: Yüksek maliyet dediği, bir ayda dört program karşılığı aldığım para. O da 3 bin liradır… Telif ücreti olduğu için vergisi, stopajı falan yoktur. Bunları söylemek zor ama, onlar da benim maddi durumumu çok iyi bilir, gündelik yaşarım, ay başında telif ücretimi alamazsam dibi bulurum, bir tarafta birikmiş tek kuruş yoktur... Bir yazar olarak bu bahsi açmak zor; çok sonra anlatırım.

EROL TAŞ KAHKAHALARI

Odatv: Şaban Sevinç açıklamasında bir de “reytingi azdı” diyor...

Nihat Genç: Ben televizyon hayatım boyunca reyting sorunu çekmeyen nadir yazarlardanım, şöhretimi de buna borçluyum, benim reyting problemim hiç olmadı. Buyursunlar bütün programların reytinglerini açıklasınlar... Ancak başka şeyler söylemek istiyorum. Odatv neden ayrıldığımı bana sorduğunda yaptığım açıklamaya iyi bakın; olup biteni belli bir nezaket içinde söylüyorum. Bu açıklamayı gören bir yönetici,“helal olsun Nihat Genç’e kol kırılır yen içinde gibi konuşmuş” diye takdir eder... Bu mesafeli ve korunaklı açıklamam karşısında kamuoyunu yanıltan açıklamalar yaptılar, ben de geceden sabaha fikrimi değiştirdim, açıklamak zorundayım…

İddia ediyorum; dünyada hiçbir TV’de bir yıl içinde benim programım kadar yayın saatleriyle oynanmamıştır, yayından kaldırılmamıştır, yayını iptal ettirilmemiştir, yayın devam ederken ortadan pat diye bölünmemiştir... Biz de ‘canlı yayın’ yasası vardır, canlı yayın varsa, program kesilir, kimse de bir şey diyemez. Benim söylediğim, hiçbir şekilde canlı yayın olmadığı halde, bir değil iki değil üç değil defalarca program yayını sürerken langadak diye dalga geçen, aşağılar gibi kesilip atıldı ve nedenini sormak için telefon ettiğimde Erol Taş kahkahalarıyla karşılaştım…

ODATV’DEN RAHATSIZLIK

Odatv: Buna karşı niye hiç sesinizi yükseltmediniz, herhangi bir yerde “Nihat Genç’in programları yayından kaldırılıyor” diye bir şey duymadık?

Nihat Genç: Halk TV daha oturmamış, arkadaşlarımız daha yeni, sinirlidirler, gergindirler, önlerine çıkmayalım, kılçık olmayalım, ben nasılsa buradayım, yayın bugün olmaz, yarın olur, zaten zor bela bir TV’miz oldu, daha ilk gününden tartışma açmak heyecanı motivasyonu böler, kitlelerin bizden beklediği var… Programların başına neler gelmiş, bir çoğu Youtube’da var, açar bakarsın... Ayrıca TV’lerde günlük işleyiştendir akşama program varsa gündüz kuşağında bir tanıtım döner. Kaç kere döndürülecek, izleyiciye ne kadar akşamki program hatırlatılacak; yönetimin izniyledir. Program öyle boğduruldu ki; izleyiciler programı ancak program başladığında görüyordu. Acıklı insan hikayeleri, detayları az sonra… ilerde anlatacağım…

Odatv: Çok sevilen bir yazarsınız, bunun bir sebebi olmalı…

Nihat Genç: Keşke bilebilsem… Geçenlerde Odatv’de Halk TV’yi eleştiren bir yazı yazılmış, bu yazıyı görmedim, bu yazıyı bile söylediler, iki de bir Odatv’den rahatsızlıklarını dile getiriyorlar. Başından beri mesela Ulusal Kanal’da konuşmamdan rahatsızlar, defalarca söyledim; Ulusal Kanal’ın bir sürü yöneticisi içeri tıkıldı, kahramanca direniyorlar bugünlerde Ulusal Kanal’da program yapmak hepimiz için onurdur, diye… Mücadele eden insanların yanında olacaksın, bunun lami cimi yok… Söylenmiyor ama sezdiğim, asıl liberal ağabeyleri rahatsız oluyor, çünkü ben sağ sol demeden eleştiren bir adamım, yazarlık hikayem de budur...

HALK TV KENDİNİ BİTİRDİ

Odatv: Başa dönelim Nihat Ağabey, Halk TV hikayesi nasıl başladı?

Nihat Genç: Eski Halk TV’nin battığı ve yeni bir yapılanmanın başladığı günlerdi. Kendileri geldi, ısrar ettiler, hiç değilse hatırına yarım saatlik röportaj dediler, yaptık, sonra bir daha kısa bir röportaj dediler... Ve röportaja gelen arkadaş, Müşerref eski bir televizyoncu, ısrarla geldi gitti, konuştuk… Zaten o günlerde korkudan kimse gidip konuşamıyor... Program saati güzeldi Cuma akşamı iki saat. Sonra bunu kaldırdılar, sonra birlikte program yaptığım arkadaşı Yavuz’u kovdular, sonra, programı ilgisiz saatlere çektiler, ama bunların hepsi Gezi’den sonra oldu… Gezi’de “biz artık olduk” dediler, tavırlar hareketler karakterler değişti. Gerçekten Gezi’deki başarıya kimse laf edemez, bu başarı üzerine kabuğuma çekildim ve programlarıma ve telifime yapılan müdahalelere hiç ses çıkartmadım, biz mücadeleden geliyoruz, nasıl olsa Odatv’de yazıyorum bana yeter dedim, bir iş tıkırında gidiyorsa sesini çıkartma, bekle kabarmış köpükler durulur, zamanla oturur... Üstelik yönetim dışında orada canla başla gerçekten inanılmaz gündelik tempoyla çalışan arkadaşlar var, onlara kırışık laf ederek üzemem, bugün de yarın da hepimiz o insanların emeklerine saygı göstermeli.

Odatv: Tıkırında giderken, Halk TV Türkiye’nin gözdesi olmuşken… Ne oldu sonra?

Nihat Genç: Sarıgül olayı başladı, Sarıgül’ü eleştirdim, sonra, benim programı gecenin ikisine atmaya başladılar. Oturdum adam gibi konuştum; kardeşim belli ki rahatsızsınız, o halde, belediye seçimleri bitene kadar konuşmayalım; anlaştık… Sonra Ekmeleddin süreci başladı. Orada da aynı... Gecenin ikisine atıyorlar, bir de benimle dalgasını geçiyor, sahur vaktidir çok izleyen vardır diye... Televizyonculuk stresini yönetme sanatıdır, Sarıgül ve Ekmeleddin sürecinde hepsi streslerinin kurbanı oldu, Türkiye’ye rezil oldular, burada anlatamayacağım facialar yaşandı, onu at bunu kes, nerede üçüncü sınıf gestapo ağızlı liberal var bizi kaldır onu koy… Halk TV kendini bitirdi…

BİRİKİMİ OLMAYAN CAMBAZLIĞA BAŞLIYOR

Odatv: Sorunu nerede görüyorsun Nihat Ağabey?

Nihat Genç: Türk TV’lerinde neredeyse en çok konuşma yapan, neredeyse en çok kovulan bir yazarım, televizyon binası içinde bir çok insan tanıdım, televizyonculukta fütursuz eyvallahsız olmak kolay bir sanat değildir. Mesela Serdar Akinan bunu başarmıştı, eyvallahı yoktu, Serdar’ı hep arıyorum… Ama genel görüşüm, bu arkadaşlar ilk gençlik yıllarında sıkı siyaset sıkı sosyoloji sıkı sanat tarihi sıkı psikoloji yani sıkı insanlık ve genel kültür eğitiminden geçmeli, çok sonra, eksiklik ve zayıflıklarını gideremiyorlar ve zayıflıklarını artık hep kişisel ego savaşı haline getiriyorlar. Gençlere söylüyorum; bu uzun ve boş yaz günleri, bir gün sıra size gelebilir, o halde, dünya sinemasından siyaset bilimine kadar en temel kaynak kitapları kendi başlarına devirip hatim etsinler. Birçok gestapo liberalde gördüğümüz gibi eksikliklerini telafi edemiyorlar, edemedikçe kuduruyorlar ne konuşabiliyorlar ne ikna edebiliyorlar ne tartışabiliyorlar. Bir insan evladı “yazarım” diye ortaya çıkıyorsa, en temel kaynakları mutlaka akademik anlamıyla baştan sona devirmeli. Benim gördüğüm budur, güçlü bir birikimi olmayan insanlar çabuk güne ayak uyduruyor, çabuk ona buna kanıyorlar, çabuk etki altında kalıyorlar ve çok çabuk dengeciliğe cambazlığa başlıyorlar...

OPERASYON YILLARI EN ÖZGÜR GÜNLERİMDİ

Odatv: Son olarak üzgün müsün Nihat Ağabey?

Nihat Genç: Biz elmas gibi, taş gibi ağır adamlarız, gözdeyiz gerdanda boyunlarda gezeriz, ama suya atınca çok çabuk batarız. Yazarlık hayatım boyunca kendi dalgıç okuyucularını izleyicilerini yetiştirmemişsen vay haline, Allah’a bin şükür, bizi gizledikleri boğdukları yerde bulup çıkartacak milyonlarca okuyucu ve izleyici var, zaten burada onların gücüyle varlığıyla konuşuyoruz… Bir de unutmadan; ben kelimenin tam anlamıyla müthiş bir yazarım, önümüzdeki günler aylar kalemimin sürpriz ve heyecanlarını ben de merak ediyorum, cümle alem biliyor ki kendimi boğdurtmam... Esprili bir lafım vardır, operasyon yılları en özgür günlerimdi diye, çünkü herkes konuşmaya korkuyor; mecburen ekrana tek başıma çıkmak zorunda kalıyordum. Şimdi ortam bayağı gestapo bilmişlerle dolmaya başladı…

Odatv.com