DERSİM VE SİYASET
Dersim’li; AKP ve MHP’ye “Dersim’e sefer olur ama zafer asla” diyor.
Haklılar. Siz dünyanın hangi ülkesinde Davutoğlu ve Bahçeli gibi biber gazı, TOMA’lar, 2 bin polis ve taşıma konvoy eşliğinde, soykırım gerçekleşmiş bir kente, acıları deşmek, yaraları kanatmak ve siyasi istismar için gidildiğine tanık oldunuz?
Devlet Bahçeli, Başbakan’ın gazına gelip, Dersim’e geleneksel kinini kusmak için gitme kararı aldı. Davutoğlu da Dersimlileri gazladı. Değişmeyen; Türk tipi sağcı, milliyetçi ve muhafazakâr siyasete özgü bir tabloydu.
Türkiye’de siyaset ve iktidar acılar üzerinden üretiliyor. Toplumsal barış yerine savaş bu ülkede tercih ediliyor. Bir arada olmak yerine, ayrıştırmak ve kutuplaştırmak siyasetine Türkiye’de tanık olursunuz. Sünni ve milliyetçilik merkezli politika böyle bir şeydir.
Alevi katliamlarına taraf olanlar bugün “Alevi dostu” koyun postuna sığınmış kurt misalidir. Madımak Oteli’nde insan yakanları partili avukat ordusuyla savunan, hatta bu avukatları milletvekili ve üst düzey bürokrat yapan AKP, Dersim sevdalısı olabilir mi?
Malum seçim var. Seçim öncesi “Alevi ve Dersim Açılımı” iç politik malzemeye dönüştürülüyor.
Elbette sadece seçim yatırımı değil. Başka gerekçeler de var. AKP “Yeni Türkiye” inşasındaki Sünnilik merkezli politikaların ve Suriye’de mezhepçi tutumunun üstünü örtmek istiyor.
Avrupa ülkelerinde Aleviliğin kendine özgü inanç olarak kabul edilmesi, Alevilerin inanç özgürlüğü ekseninde birçok haklara kavuşması, AKP’nin dış politikada yaşadığı utancın üstünü örtmek için, kendine özgü bir inanç olan Aleviliği devletleştirme ve Sünnileştirme arayışı var.
KOMŞUDA ALEVİ DÜŞMANI, EVDE ALEVİ DOSTU OLUR MU?
AKP desteğiyle Suriye’nin Lazkiye bölgesinde Alevi kanı akıtılırken evde “Alevi açılımı” manidar değil mi? Lazkiye’de Alevi katliamları gerçekleştiren cihatçıları, daha çok Alevi katletsin diye “eğit-donat” projesiyle destekleyen AKP’nin Alevi açılımı ne kadar sahici olabilir ki?
Komşuda Alevi düşmanı olan, evde dost olur mu?
Maraş, Çorum, Sivas ve Gazi katliamlarındaki siyasi izleri, ellerinde kan lekeleri dururken, “Dersim özrü”ve yağmadan gürleyen “Alevi açılımı” Aleviler için kabak tadı vermişken, hangi vicdan bu samimiyetsizliğe inanır?
ACILAR ÜZERİNDEN OY TOPLANMAZ
Alevilerin sırtında, onlara eziyet veren onca acılı yük var. Onları acılı yükten kurtarmanın yolu istismar politikası değildir. Ötekilerin acıları üzerinden oy toplayan siyaset olmaz. Bu, acıları deşmek ve yaraları kanatmaktır. Oysa özür acıtmamalıdır.
Aleviler sorunlarının demokratik, laik ve hukuk devleti ilkesiyle çözüleceğine inanıyor. Oysa TC devletinin bir sahibi var! Siyasal İslam ve Sünnilik!
Bu Sünni devlet Alevilere acı veriyor. Dert yaratıyor. Ayrımcılık uyguluyor. Nefret söylemiyle Alevileri Sünni çoğunluğun algısında düşmanlaştırıyor.
AKP, Kürt sorununun çözümünde nasıl ki eşit yurttaşlık ve kültürel kimlik hakları yerine “İslam kardeşliği”dayatıyorsa, Alevilerin hak taleplerine karşılık cami kapısını, Diyanet fetvası dayatıyor. Alevilere ruhlarını kaybetmeyi vaaz ediyorlar.
AKP NEYSE MHP ODUR
Davutoğlu’nun Dersim özrü ve Hacıbektaş ziyareti Suriye’deki Alevi katliamlarını örtme ve içerde acıları kaşıyan bir siyasi istismar iken Bahçeli’nin ziyareti de devletin Dersim katliamının ne kadar “haklı”olduğunu, “1937-38 hadiseleri isyandır ve bu isyana katılanlar bölücü teröristlerdir” sözleriyle anlattığı kindarlık gösterisidir.
Hem Davutoğlu, hem de Bahçeli bu gösterilerini ve şovlarını Dersim dışından getirdikleri partililere ve polislere sundular. Dersim halkının payına ise biber gazları arasında onları protesto etmek düştü.
Neymiş bu gösteriden geri kalan?
Dersim’e Siyasal İslamcılar ve milliyetçiler sefer düzenleyebilirmiş ama Dersim’i kazanması mümkün değilmiş!