ARİÇ, SON GELİŞMELERİ YORUMLADI
“Meclis üyeleri ve gelişmeler” başlıklı yazımla ilgili çok sayıda olumlu telefon aldım.
Yazılarımı daha sık aralıklarla yazmam konusunda da talepler oldu. Bundan sonra daha sık yazmaya gayret edeceğim.
Yazıdan sonra, tavrımızı “samimi bulmayanlar” da olmuş..
Biz samimiyetimizi korumayı sürdürüyoruz. Ancak toplumun büyük bölümünün gördüğü bir takım olumsuzlukları bizim de görmemizi, samimiyetsizlik olarak değerlendirilmesini manidar buldum.
Başlarla muhatap olan insanların, bir anda ayaklarla muhatap olmak zorunda bırakılmasını hangi “samimiyet”le izah edildiğini de doğrusu çok merak ediyorum.!
Zaman zaman bazı konularda eleştirilerimizi yaptık, bunun yanı sıra görevde bulundukları iki buçuk yıllık süre içinde, belediye başkanına elimizden gelen desteği verdiğimize inanıyorum.
Bazı yanlış ve hatalı uygulamalar yapıldı.
Teknik kadrosu ve yönetimi, bu hatalı uygulamalardan dolayı belediye başkanına “olmaz” “yanlış” “sıkıntı yaratır” demeyince hatalar devam etti.
Peki, nerde bu sözüm ona “siyasi danışmanlar” “klavuzlar” , siyasi- politik birikimi olan “ağabeyler” CHP’nin “akil adamları” Nerede meclis üyeleri. Sanki üzerlerine ölü toprağı serilmiş
Her kes kabuğuna çekilmiş, gelişmeleri izliyor..
Gördüğüm kadarıyla belediye başkanı da farkında olmadan cepheyi genişletiyor.
Kendi “dünya”sından baktığında, bunda bir sakınca görmeyebilir ama, bence cephe genişletileceğine, siyasi manevralarla cephesiz bir hat yapmak için çaba sarf etmekte yarar vardır.
Telafisi mümkün olmayan hatalar yapılmaktadır. Bu hatalardan dolayı yükselen tansiyonun düşürülmesi için gayret sarf edilmelidir. Gerginliğin devam etmesi durumunda, sonu hüsranla bitecek, arkasında siyasi mağduriyetler bırakacak bir takım gelişmelerin yaşanacağını söyleyebilirim.
İşler çığırından çıkmak üzeredir.
İşlerin çığırından çıkmaması için gerekli gayret gösterilmeli ve bir çözüm bulunmalıdır.
Yoksa CHP 15 yıl sonra aldığı Kartal’ı kaybetmekle kalmayıp, bir 15 yıl daha beklemek zorunda kalacaktır..!
Onun için, işler çığırından çıkmadan, belediye başkanı ve partinin “ileri gelenleri” Kartal’ın dışında bir mekanda bir araya gelip, bu konuları sakin bir ortamda masaya yatırıp tartışmalı ve asgari müştereklerde bir konsensüs sağlamalıdır.
Sağlanmazsa ne olur. Sağlanmazsa “Benim veremeyeceğim hesabım yok” diyenler de, “benim de söyleyeceklerim var” diyenler de, meclis üyeleri de sıkıntı yaşayabilir..
Her kesin aklıselim davranmasında fayda vardır.
Xx xx xx
Son zamanlarda, bazı çevreler tarafından “CHP mezhep partisi oldu” eleştirileri yapılıyor.
Ben Alevi değilim ancak, bu eleştiriyi yapanlara birkaç sözüm var.
CHP seçmeninin yaklaşık yüzde 70’ten fazlası alevi. Peki bu eleştiriyi yapanlar bu gerçeğe rağmen ne demek istiyorlar.
Sanırım şunu demek istiyor “Siz Aleviler yüz de 70 CHP’ye oy veriyorsunuz. Ama fazla ileri gidiyorsunuz. Genel Başkan olmak ne demek, milletvekili olmak, belediye başkanı olmak ne demek. Bu da nerden çıktı.
Biz size partide çalışın, koşturun maddi manevi destek olun, oyunuzu verin gerisini biz hallederiz” dedik, siz fazla ileri gidiyorsunuz” demeye getiriyorlar.
Son zamanlarda, hiç de dostça olmayan ikinci “meşhur garaj toplantısı” olayı yaşanıyor..
Ben mezhep üzerinden siyaset yapmayı uygun bulmuyorum ancak, insan bu kadar mı kör olur. Kartal’ın büyük bölümü alevi seçmenden oluşuyor, bu reel bir gerçek. Aleviler oy vermese CHP’nin Kartal’da esamesi okunmaz.
Birlerinin bu gerçeği görmemesi hayret verici bir durumdur. Ancak bazı siyasiler, bu gerçeğe rağmen partinin Alevilerin partisi (meshep partisi) olduğunu ince ayarla ima etmektedirler. Bu doğru bir yaklaşım değildir.
Evet, Aleviler Kartal’da yerleşik olarak çoğunluktadır ancak ben CHP’de politika yapan hiçbir alevinin, bu güne kadar ne Kartal’da ne de başka bir yerde, Alevi kimliklerini gündeme getirerek politika yaptıklarına şahit olmadım. Hiçbir adayın mezhebine bakmadılar, sadece demokrat olup olmadığına baktılar. Normal bir demokrat gibi oyların verdiler politikalarını yaptılar.
Birilerinin bunu gündeme getirmesini de doğrusu manidar buluyorum.
Ne diyeyim. Kör olma da gör beni