ARSLAN ARİÇ'İN KÖŞE YAZISI

Evet Kartal’ın siyasetinde bir gariplik var. Bu garipliği, sokakta ki sıradan insan da, partililer de farkediyor biliyor.

Sokakta ister bir siyasi parti temsilcisi olsun, ister o partinin sempatizanı olsun, kime sorulursa sorulsun

büyük çoğunluğu “Bu işte bir gariplik var. Ne iktidar iktidarlığını, ne de muhalefet muhalefetliğini yapıyor. Kimsenin öyle muhalefet yapma gibi bir derdi de yok zaten, kardeş kardeş geçinip gidiyorlar” cevabını alırsınız.

Yüzde yüz doğru bir tespit. Özellikle her iki partinin üyeleri de, kimin hangi amaçla ne için ne kadar siyaset yaptığını, ya da yapmadığını görüyor, her şeyin farkında!

**                                                                       **                                                        **

Meclis üyesi olduğu dönemlerde, belediye başkanına ve yönetimine tabiri caizse ‘ kök söktüren’ AKP İlçe Başkanı Mehdi Akman, İlçe Başkanı olduktan sonra, adeta ağzını bıçak açmıyor.! Sanki belediye başkanı tarafından efsunlamış.!

Konuştuğumuz partililer, şunu söylüyor Mehdi Başkan çok iyi bir insandır.!

Kötü diyen yok ki. Bir kişi, hem iyi insan, hem iyi siyasetçi olamaz mı, tabi ki olur. Zaten ideal olanı ‘hem iyi insan, hemde iyi siyasetçi olmak’ diğil mi?

Peki Mehdi Akman bunu niye yapmıyor? Ya da yapamıyor?

İşte bu soru beni aşar.!

İlçe Başkanı’nın, neden yeteri kadar muhalefet yapmadığı, susukun kaldığı meselesi siyaseten üzerinde durulmasa gereken bir durumdur ancak, eskisi gibi basınla bir araya gelmediği için bunun nedenlerini niçinlerini sorma imkanımız olmuyor.!

**                                                                **                                                   **

Hükümet FETÖ olayına kilitlenmiş, FETÖ’nün ayak izleri Kartal Belediyesi’nde çıkıyor. FETÖ’den tutuklu Erkan Karaaslan, kurduğu şirketlerle Belediyelerde organize olmuş. Kartal Belediyesi’ne de yıllarca danışmanlık yapmış, seminer vermiş yüklü miktarda para aldığı iddiaları var vs, bu konu yazıldı çizildi. Belediye Başkanı ve yönetiminden bu konuda çıt çıkmadı.

İşin ilginç yanı, AKP’nin İlçe Başkanı Mehdi Akman’dan da çıt çıkmadı.!

Peki Akman ve yönetiminden “ çıt çıkmaması” konunun üzerine gidilmemesi, irdelenmemesi, meclise taşınmaması soruşturulmamasının bir açıklaması olması gerekmiyor mu.!

Bu durum “iyi insan” olmakla geçiştirilebilir mi?  Muhalefet ne için var. Orta yerde böyle bir iddia var. Bu olayın kamuoyunun gündemine taşınması gerekmiyor mu?

İlçe Başkanı iyi insan olduğu için mi bunları yapmıyor.!Şimdiye kadar bu olayın tüm detayları ile ortaya çıkarılması gerekmiyormuydu.

Kimse kusura bakmasın, neden muhalefet yapılmadığı gerekçeleri ile paylaşılmıyorsa, benim gazetecilik reflekslerim kabarır yanıt alıncaya kadar da sorar incelerim.

 İlçe başkanı ve yönetimi, neden Karaaslanı masaya yatırıp belediye başkanına, CHP İl ve İlçe yönetimine “Bu kişinin belediye’den kaç yıl hizmet aldığını, Bu hizmetlerine hangi yıl başladığını, hangi yıllar arası hizmet verdiğini, belediye’ye bu şahsı kimin önerdiğini, iddialara göre Genel Merkez’den birilerinin önerdiği’nin doğru olup olmadığı iddialarını sormuyor.!

 Ayda kaç lira maaş aldığını, bu güne kadar toplam ne kadar para ödendiğini, belediye’nin başka işlerini de takip edip etmediğini, maaşını belediye’den mi, belediye şirketlerinden mi alıp almadığını sorup sonuçlarını, kamuoyu ile paylaşmıyor?

Sosyal medya üzerinden paylaşımlar yaparak “bilmem falankesin sünnetine katıldık” “bilmem kimin yemeğine iştirak ettik”  “ bilmem falan derneği ziyaret gerçekleştirdik” “bilmem kime geçmiş olsuna gittik”  konularıyla uğraşmak siyaset değildir, o politikadır bunlar yapılması gereken insani şeylerdir.

Bir günde, o paylaşımınızda siyaseten gündem olacak bir şeyler görsün insanlar.

**                                                         **                                                     **

Geçtiğimiz günlerde, meclisten bir plan tadilatı geçti. AKP’li meclis üyesi Metin Bektaş’ın açıkça dile getirdiği “ Belediye Başkanı vatandaşın arsasına “çökmüştür” “gasp etmiştir” dediği olayla ilgili, AKP yönetiminden çık çıkmaması manidar değilmidir.! Bu durum suç teşkil etmiyor mu, bunun siyaseten bir açıklaması olması gerekmiyor mu?

Konunun  mecliste görüşüldüğü sırada AKP’li Bektaş’ın meclis üyelerine “Soruyorum bu dosya bu gasp, içimizde ki meclis üyelerimizden birine ait olsa, birimizin yakını olsa, vicdanımız bu kadar rahat eder mi? Benim etmez” sözleri bir şey ifade etmiyor mu?

Siyaseten daha ne olması gerekiyor?

AKP’nin bu suskunluğu, hayra alamet bir suskunluk değildir.

Sayın İlçe Başkanı ‘Benim aklıma ne yapacağım gelmiyor’ diyorsa, şu öneride bulunayım. Bir basın toplantısı düzenleyin, yandaş muhalif bütün gazetecileri çağırın, yanınıza yönetim ve meclis üyelerini de alınız, biz soralım sizler cevap verin. Bu muhalefetsizlik meselesi de kökünden kapansın.! Milletin kafasında ki soru işaretleri de gitsin.!

Yok arkadaş, beni kimse konuşturamaz diyorsanız. Yapacak bir şey yok.

Siz susmaya devam edeceksiniz, bizde neden sustuğunuzun cevabını alıncaya kadar sormaya, bu konuyu gündemde tutmaya devam edeceğiz…