ARSLAN ARİÇ, TUTUKLAMALARI YAZDI

“İleri Demokrasi”nin uygulamalarından nasibini alan, gazetecilerden Nedim Şener ve Ahmet Şık’ta tutuklanarak Cezaevi’ne gönderildi .

Ahmet Şık’la Radikal Gazetesi’nde birlikte çalıştık. İnsan Hakları ihlalleri, faili meçhul cinayetler dahil, önemli bir çok haberlere imza atan bir arkadaşımdır. Meslek yaşamı boyunca, muhalif gazetecilik duruşunu hiç zaman terk etmedi. Son olarak, özel bir Üniversitede öğretim görevlisi olarak görev yapıyordu.

 Ahmet, Cumhuriyet Gazetesi dahil, bir çok gazete ve dergide çalıştı. Nokta Dergisinde “Darbe Günlükleri”ni  yayımlayan ekibin içindeydi.

Ahmet Şık, Ergenekon’un varlığına inandığı için, faili meçhul cinayetler başta olmak üzere, karanlıkta kalan bir çok olayın da aydınlanacağına inanıyordu.

Peki, Ergenekon’a inanan, meslek yaşamı boyunca insan hakları ihlalleri ve faili meçhul cinayetler konusunda duyarlı davranan, yıllarca bu konuda çalışma yapan kitap yazan bir gazeteci, nasıl oluyor da “Ergenekon Terör Örgütü”ne üye olmaktan tutuklanıyor..

Gazeteci Sonar Yalçın’da çıktığı iddia edilen bazı belgelere göre, Ahmet Şık’ Emniyetteki cemaat örgütlenmesini irdeleyen “İmamın Ordusu” isimli bir kitap üzerinde çalışıyormuş.

Ahmet’in,  gözaltına alınıp sivil polis otosuna bindirilirken, dışarıda bekleyen gazetecilere dönerek söylediği “Dokunan Yanar arkadaşlar”  sözü bence çok şeyi anlatıyor. İnsanım diyen, gazeteciyim diyen, her kesin her kesimin, ön yargılı düşünmeden Ahmet’in bu sözlerini doğru okumalı..

 Ahmet’in söylediği “Dokunan Yanar arkadaşlar” sözler ne anlama geliyor.

Bence şu anlama geliyor “Ben, bir yerlerde örgütlenen bir yapıyı deşifre eden bir olay üzerinde çalışıyordum. Bazı belgelere de ulaşmıştım. Kitabı tamamlamak üzereydim. Yayımlanması durumunda bazı kesimler rahatsız olacaktı, bunu engellemek için, beni tam da karşısında olduğum “ Ergenekon Terör Örgütü” ne üye yaparak içeri attılar” demeye getiriyor.

Ahmet neye dokunmuştu, kime dokunmuştu..Bence bunu iyi irdelemek lazım..

Ben bunu böyle algılıyorum. Yayımlanmamış o kitapta neler vardı, kimleri nasıl rahatsız edecekti bilmiyoruz. Bunu Ahmet biliyor.

Çünkü “İmamın Ordusu”ndan kimi kastettiğini bilmiyoruz.

Bunu zaman içinde öğreneceğiz..

İşin asıl rahatsız edici tarafı, eğer Ahmet, yayımlanmamış bu kitap yüzünden tutuklandıysa, bu büyük bir skandaldır.Hükümet dahil bir çok kişi bu olayın altında kalır.