ÇYDD, 10. Ölüm Yıldönümünde Saylan'ı Andı
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD) kurucusu Prof. Türkan Saylan, ÇYDD tarafından 10. ölüm yıldönümünde anıldı.
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği(ÇYDD), derneğin kurucusu olan Prof. Dr. Türkan Saylan’ı Zincirlikuyu’daki kabri başında andı.
Saylan, şu sözlerle anıldı; “10 yıldır yüzünü görmesek de düşüncelerini, duygularını biliyor, anlıyor; yapmak istediklerini yapmayı kararlılıkla sürdürüyoruz.
Bulanık, tipili, fırtınalı, karanlık dönemlerde; yol bulmanın, iz seçmenin, aydınlığa çıkmanın olanaksız sanıldığı dönemlerde; çoğunluk bir kısırdöngü içindedir. Çoğunluk, el yordamıyla “el” yardımıyla karanlıktan sıyrılacağını sanır. Tutunacak dal arar.
Böyle dönemlerde insanların yazgılarını değiştiren, yarınlarını aydınlatan, toplumu bütünüyle kavrayıp köklü bir değişmeye, gelişmeye, yeni bir yapıya iten insanlar çıkar ortaya.
Bir büyük geleceğin kapısını aralayan bu insanlar, ölümsüzleşir; çünkü onlar, amaca ulaşacağı süreçte neyi, ne zaman, nasıl yapabileceğini en iyi hesaplayan, tasarlayan ve yaşamı boyunca inanç ve güvenini her geçen gün biraz daha önderliğinde yoğunlaştıran kişilerdir.
Elbette Türkan Saylan bu kişilerdendir. Geri kalmışlığı, sömürüyü, bağımlılığı kırma; toplumu tümüyle geliştirme, çağdaşlaştırma ve demokratikleştirme amacına odaklanarak yaşamıştır ömrünce. Yaratıcıdır, üretkendir, yaptığı her şeyi sürekli kılmıştır.
Bütün bu özellikleri yaptığı her işe, söylediği her söze yansıtır. Çevresindeki her insanda kalıcı izler bırakır.
13 Nisan 1999’da Türkan Hocanın evine ve ÇYDD’nin 81 noktasına düşen bir çeşit bombaydı aslında. ÇYDD “hiçbir iyiliği cezasız bırakmayan” zorbalara inat, tam da Türkan Hocanın istediği gibi yerinde kaldı, alanı bombaların yıkıntılarına terk etmedi.
Hani “Ne ektiysen onu biçersin!" derler ya… Sevgi ekti Türkan Saylan… Sevgi ektiği topraklarda sevgiye açan çiçekler bitti. Onu sonsuzluğa uğurlayalı 10 yıl oldu. 10 yıldır yüzünü görmesek de düşüncelerini, duygularını biliyor, anlıyor; yapmak istediklerini yapmayı kararlılıkla sürdürüyoruz.
Her şey güzel olacak!”