Fesliden Yanlış Öğrenmediyseniz 30 Ağustos'u Yasaklamazsınız!

CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nın 98. yıl dönümü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı.

Sadece Yunan ordusunun değil, Yunanistan’a her türlü desteği verip sahaya süren, Türk milletinin idam fermanını hazırlayan tüm emperyalist güçlerin Başkomutanlık Meydan Muharebesi’yle yenilgiye uğratıldığını belirten Tanal, “Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesi, dünya harp tarihinin gördüğü en büyük kahramanlık destanlarıdır. Ebedi Başkomutanımız Gazi Mustafa Kemal Atatürk, ‘Zafer, zafer benimdir. Başarı sağlayacağım ve başardım diyebilenin’ düşüncesiyle bu kahramanlık destanlarının mimarıdır. Büyük Önder Atatürk, doğuştan bir liderdi. Atatürk, askeri dehasıyla, cesaretiyle, vatanseverliğiyle, zekasıyla, sabrıyla, ikna kabiliyetiyle, azim ve kararlılığıyla kısa zamanda sıfırdan kurulan bir orduyla ‘olmaz’ denileni başardı. Atatürk ve silah arkadaşlarına çok şey borçluyuz. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Milli Mücadele’nin tüm kahramanlarını, şehit ve gazilerimizi minnetle, saygıyla, rahmetle anıyorum” dedi.

“EĞER MİLLİ MÜCADELE’Yİ FESLİYİ DİNLEYEREK YANLIŞ ÖĞRENMEDİLERSE…”

Tanal, 30 Ağustos Zafer Bayramı’nı pandemi koşulların uygun olarak, büyük bir heyecan ve coşkuyla kutlayacaklarını kaydetti. İktidarın koronavirüs salgınını bahane ederek Büyük Zafer’in yıl dönümüne yönelik etkinlik ve kutlamaları kısıtlamasını eleştiren Tanal, “Eğer bizleri yönetenler, Milli Mücadele’yi, Kurtuluş Savaşı’nı ‘Keşke Yunan galip gelseydi’ diye hayıflanan feslinin kitaplarını okuyarak, konuşmalarını dinleyerek yanlış öğrenmedilerse bu yasaklamayı, anlamsız tutumu gözden geçirirler. Atatürk ve eserlerini halkın gönlünden silmeye, aklından çıkarmaya kimsenin gücü yetmez. Diyoruz ki; gün ayrışma değil, birlik olma günüdür. 30 Ağustos’a gölge düşürmeye kimsenin hakkı yok” şeklinde konuştu.

ATATÜRK “YA İSTİKLAL YA ÖLÜM!” DERKEN, SEVR İMZACILARI ELBİSE SEÇİYORDU!
Atatürk ve dava arkadaşları, “Ya İstiklal Ya Ölüm!” parolasıyla Kurtuluş Savaşı’nı başlatırken; basiretsiz, liyakatsiz, zayıf ve silik yöneticilerin Anadolu’yu emperyalist ülkelere altın tepside sunmaya can attığını vurgulayan Tanal, “Tarihi yanlış öğrenirseniz, işbirlikçilere kahraman muamelesi yaparsınız. Osmanlı’yı temsilen Sevr Antlaşması’nı onaylayan, Türk milletinin idam fermanını imzalayan şahıslar, antlaşma için geldikleri, aşağılandıkları yabancı diyarlarda çarşı pazar dolaşarak terzilere ısmarlama elbise diktirirken, satın aldıkları, seçtikleri kıyafetleri bavula nasıl sığdırıp yanlarında getireceklerini kara kara düşünürken, Mustafa Kemal Paşa ve arkadaşları, Türkiye’nin tam bağımsızlığı için ölümü göze almıştı. Milli Mücadele aynı zamanda Türk milletini bağımsızlıktan yoksun bırakmak isteyen işbirlikçilere karşı da verildi. Atatürk’ün ‘Yabancı bir devletin himaye ve desteğini kabul etmek, insanlık özelliklerinden yoksunluğu, beceriksizlik ve miskinliği itiraftan başka bir şey değildir. Gerçekten bu aşağı dereceye düşmemiş olanların isteyerek başlarına bir yabancı efendi getirmelerine asla ihtimal verilemez’ şeklinde dile getirdiği bu düşünce ışığında tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti’nin temelleri atıldı” ifadelerini kullandı.