"Bu Yıkım, Geri Dönüşsüzdür"

Kaz Dağları'nda Kanadalı bir şirketin yapmak istediği altın ve gümüş madenciliğine karşı gelen tepkilere bir yenisi daha eklendi. Türk Toraks Derneği de "Ağaçlar 'akciğerimizdir'! Kaz Dağları'nın üstü 'altın'dan değerlidir." diyerek projeye tepki gösterdi.

"Bu Yıkım, Geri Dönüşsüzdür"
Editör: İlk Haber
08 Ağustos 2019 - 10:13 - Güncelleme: 08 Ağustos 2019 - 10:28

Akciğer sağlığını koruma ve geliştirmeyi misyon edinmiş Türk Toraks Derneği, Kaz Dağları'nda Kanadalı Alamos Gold şirketi tarafından altın madenciliği için gerçekleştirilmesi planlanan projeye "ağaçlar akciğerimizdir" diyerek tepki gösterdi.


Derneğin, "Hayat nefesle başlar ve sürer; sağlıklı nefes için sağlıklı çevrede, temiz havaya ihtiyaç vardır." dediği kamuoyu açıklamasında solunum sistemi hastalıkları ile ilgili şu verilere yer verildi;

  • Solunum sistemi hastalıkları 2017 yılında Türkiye'de gerçekleşen her 100 ölümün 12'sinden sorumludur.
  • Türkiye'de erken ölüme yol açan 10 hastalığın 4'ü kronik solunum yolu hastalıklarından kaynaklanmaktadır.
  • Solunum sistemi hastalıkları, 2017 yılında hastaneye yatıracak kadar ağır sağlık sorununa yol açan hastalıklar arasında birinci sıradadır.
  • 2017 yılında hastaneye yatırılan her 100 hastadan 13'ünün nedeni bir solunum sistemi hastalığıdır.
  • Kronik solunum sistemi hastalıkları, 2016 yılı itibariyle insanları en çok hastalandıran hastalıklar arasında dördüncü sıradadır.
  • Solunum sistemine ait bütün sorunların oluşmasında ve ağırlaşmasında hava kirliliğinin etkisi olduğunu gösteren çok sayıda çalışma vardır.


Açıklamada şu ifadelere yer verildi;


"Solunum sistemi hastalıklarından korunmanın en etkili yolu solunan havanın temiz olmasıdır. Ancak Türkiye'de gerek ev içi gerekse dış ortamda solunan hava sağlık açısından kabul edilemeyecek kadar kirlidir. Havayı kirleten kaynakları ortadan kaldırmanın yanında, havayı temizlemek için de daha çok yeşile ve daha çok ağaca ihtiyacımız vardır. Küresel ısınmanın olumsuz etkilerini de oldukça yoğun hissettiğimiz bu günlerde değil bir tek ağacın yok edilmesi, daha milyonlarca ağacın dikilmesi gerekmektedir."


"BU YIKIM, GERİ DÖNÜŞSÜZDÜR"


"Alpu Ovası, Bafa Gölü, Bergama, Cerattepe, Hevsel Bahçeleri, İğneada, Kuzey Ormanları, Munzur, Salda Gölü ve şimdi de Kaz Dağları ve belki de sırada Şirince ve başka doğa değerleri... İnsan hayatının bedeli olamaz. Sağlık ne para ile ne de altınla değiştirilebilir. Kaz Dağları'nda yok edilen sadece ağaçlar değildir, binlerce yıldır insanı ve doğası ile harmanlanmış yaşamın kendisidir. Üstelik bu yıkım, geri dönüşsüzdür."


"ARTIK SEYİRCİ KALAMAYIZ"


"Türkiye, sağlıklı nefes alabileceği ciğerlerini kaybetmektedir. Hava kirliliği ülke sathında akciğer sağlığını tehdit ederken, doğaya zehirli kimyasallar salmak yerine, bütün canlılar adına temiz havanın ve sağlıklı bir hayatın teminatı olan doğa hazinelerimizi ve ormanlarımızı korumak hekimliğin temel görevidir. Bilinmelidir ki sağlık ve sağlığın gereği olan doğa, her türlü ticari çıkarın üzerindedir. Ticari şirketlerin çıkarları uğruna, halkın öz varlığı olan hava, toprak, su ve ağacın yok edilmesine artık seyirci kalamayız."