Reklam

Kartal'da Çöken Yeşilyurt Apartmanı Davasına Devam Edildi

Kartal Orhantepe’de Yeşilyur Apartmanının çökmesi sonucu 21 kişinin hayatını kaybettiği,17 kişinin yaralandığı davanın görülmesine devam edildi. 3 sanığın, ‘taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma’ suçundan 2’şer yıldan 15’er yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuksuz sanıklar Uğur Mısırlıoğlu, Arzu Baran, müştekiler ve taraf avukatları katıldı.

Kartal'da Çöken Yeşilyurt Apartmanı Davasına Devam Edildi
Editör: İlk Haber
10 Aralık 2019 - 18:03 - Güncelleme: 10 Aralık 2019 - 18:06

SUZAN ÇAYIR İFADE VERDİ
Davanın firari sanığı Mimar Suzan Çayır'ın ise celse arasında ifadesinin alınarak tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığı tutanaklara geçti.

İfadesinde, çöken binanın Mimari proje tasarımcısı olduğunu söyleyen Suzan Çayır  “Hakkımda yakalama kararı olduğundan haberim vardı. Ancak yüksek tansiyon hastasıyım. Kolumda kırık ve çenemde problem vardır. Kalbimle ilgili sorunlarım var.

 

Kartal’da yıkılan Yeşilyurt Apartmanı’nın Mimari proje tasarımcısıyım. Görevim, binanın mimari olarak tasarlanması, imar kanuna göre hazırlanarak belediyeye sunulmasıdır.

Belediyede mimari proje ruhsat onay bölümünde onaylandıktan sonra yapı kontrol bölümüne geçer ve benim sorumluluğum orada biter.

Yapı ruhsatımızda bizim imzamız olmaz. Projenin ruhsat alabilmesi için ben Mimari kısmını hazırlarım.

4 proje müellifi olarak projemiz onaylandıktan sonra izin belgesi hazırlanır. Benim sorumlu olduğum kısım, projenin imar kanununa uygun olup olmadığı hususudur. Benim proje müellifi olarak yapım aşamasında binanın yanına giderek projeye uygun mu değil mi, büyük yapılmış mı yapılmamış mı, kontrol yükümlülüğüm yoktur.

 

Sanık Uğur Mısırlıoğlu teknik uygulama sorumlusu olduğu için binanın projeye uygun yapılıp yapılmadığını kontrol etmek onun sorumluluğundadır. İnşaatın başlaması için yapı ruhsatında onun imzası vardır. Sanık Uğur’un teknik uygulama sorumlusu olarak attığı imzanın benimle ilgisi yoktur. Dolayısıyla binanın yıkılmasıyla benim bir sorumluluğum yoktur” diyen Çayır, suçlamaları kabul ve beraatini istediği öğrenildi.

ZEMİNİN YUKARI DOĞRU SIÇRADIĞINI GÖRDÜM
Duruşmada müşteki olarak dinlenen ve çöken binanın 7. katında oturduğunu söyleyen Adem Alemdar ise, binada, çökmeden bir gece önce sarsıntı meydana geldiğini belirterek, "Olay günü pencereden dışarıya bakıyordum. Kızımın okuldan gelmesini bekliyordum. Kızım binaya girdi. Zeminin bir anda yukarıya doğru sıçradığını gördüm. Bina bir anda göçtü. Bel kemiğim kırıldı ve 52 parça oldu. Eşim olay sonucunda vefat etti. Kızım asansörden hafif yaralı olarak çıktı” dedi.

Binayı yapan müteahhit Hikmet Yeşilyurt'un çocukları Mustafa Yeşilyurt ve Helim Yeşilyurt da duruşmada tanık olarak dinlendi. Binadaki zemin ve bodrum kattaki dükkanların kendisi ve kardeşi Helim Yeşilyurt'a miras kaldığını söyleyen Mustafa Yeşilyurt, "Bina çöktüğü gün ben bodrum katında boya badana işi yapıyordum. Üst kattan çatırtı sesleri gelince hızlı adımlarla çıktım. Geri dönüp baktıktan sonra bina yıkılmıştı. 10-15 saniye farkla kurtuldum" dedi. Mustafa Yeşilyurt, depo olarak kullanılan bodrum katta kolonlar kesildiği iddiasını ise kabul etmedi. Helim Yeşilyurt da tanık olarak alınan ifadesinde, binanın babası tarafından yapıldığını, yapım süreciyle ilgili bilgisi olmadığını söyledi.

Mahkeme heyeti, sanıkların kusur oranlarının tespiti için bir önceki celse istenen bilirkişi raporunun beklenmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

İDDİANAMEDEN

Anadolu Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Kartal Yeşilyurt Apartmanı'nın 6 Şubat 2019 tarihinde çöktüğü, çökme sonucu 21 kişinin öldüğü, 17 kişinin de yaralandığı belirtildi. İddianamede, inşaatta standartlara uymayan beton kullanıldığı, betonun deniz kumundan yapıldığı belirtilerek, betonun TSE standartlarına uygun olmadığı bilgisine yer verildi. Standartlara uygun olmayan betonun binanın yıkılmasında ana etken olduğu savunulan iddianamede, binanın en ve boyunun da projeye uygun olmadığı, 7 katlı binanın 2 katının kaçak yapıldığı, 7 kat olarak hesaplanan binaya 9 katın yükünün taşıtıldığı kaydedildi. İddianamede, binanın projesini oluşturan mimar Suzan Çayır, inşaatın teknik sorumlusu Uğur Mısırlıoğlu ve inşaatın teknikeri Arzu Baran’ın, "Taksirle birden fazla kişinin ölümü ve yaralanmasına neden olmak" suçundan 2'şer yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılmaları istendi.