İBB'nin Mülklerine Hukuksuzca El Konuldu

Ortaköy sahilinde bulunan, İBB’nin mülkiyetindeki toplam değerleri yaklaşık 7 milyar TL’yi bulan Fehime Sultan ve Hatice Sultan yalıları, İBB’den alınıp Hazine’ye devredildi. Cumartesi günü yalıların önünde açıklama yapan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, bu ihtimali hatırlatıp, yapılmak istenen devri ‘gasp’ olarak nitelemişti. İBB hukuk yoluyla mücadeleye devam edecek.

İBB'nin Mülklerine Hukuksuzca El Konuldu
Editör: İlk Haber
05 Eylül 2022 - 17:34 - Güncelleme: 05 Eylül 2022 - 17:38
İstanbul Valiliği'nde toplanan Devir Tasfiye ve Paylaştırma Komisyonu, mülkiyetini İBB'de bulunan Fehime Sultan ve Hatice Sultan yalılarının hukuksuzca alarak Hazine'ye devretti. İBB’den sadece 1 temsilcinin bulunduğu komisyonda karar 7 bakanlık temsilcinin çoğunluk oyuyla alındı.  

Fehime Sultan ve Hatice Sultan yalılarının İBB'nin elinden alınıp Hazineye devredilmesinin ardından İBB Genel Sekreteri Can Akın Çağlar, Başkanvekili Ülkü Sakalar ve İBB CHP Meclis Grup Başkan Vekili Doğan Subaşı basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Açıklamaya İBB Genel Sekreter Yardımcıları Arif Gürkan Alpay, Mahir Polat ve Dr. Buğra Gökce, Kültür Varlıkları Daire Başkanı Oktay Özel, Boğaziçi İmar Şube Müdürü Elçin Karaoğlu, 1. Hukuk Müşaviri Eren Sönmez, İBB Meclis İyi Parti Grup Başkan Vekili İbrahim Özkan da eşlik etti.
 
SÖZLEŞME ŞARTLARI YERİNE GETİRİLMEDİ

Çağlar, 2014 yılında 6 aylığına kurulan ve görevi tamamlanmış olan bir kurulun 8 sene sonra tekrar canlandırıldığını hatırlatarak, "1950 yılında Maliye Hazinesi’ne tabi olan bir mülk, 1964 yılında İl Özel İdaresi’ne verildi. 1964 yılından bugüne kadar İl Özel İdaresi’nde olan bu mülk daha sonra 2009 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla İl Özel İdaresi’nin Türk Hava Yolları ve Do&Co ortaklığındaki şirkete 25 yıllığına otel yapılmak adına tahsis edildi. Sözleşme içerisinde, 3 yıl içerisinde bu yapıların restore edileceği ve otel olarak açılacağı ifade edilmiş olmasına rağmen aradan geçen bunca yıla rağmen henüz bina restore edilmedi. Otel haline getirilmedi. Bu konuyla ilgili bizler İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin değişik birimlerinin sorumluluğu çerçevesinde binayla ilgili yapmış olduğumuz değerlendirmelerde birçok eksikliğin var olduğunu gördük ve süreç böyle başladı" dedi.
 
KAMU GÜCÜYLE ENGELLEME

Sözleşme gereği mülklerin restore edilmediği, otel olarak yapılmadığı, farklı kurumlardan da gelen şikayetler üzerine, İstanbul'un varlıklarının, değerlerinin, İstanbul halkıyla buluşturulması adına denetleme için binaya alınmadıklarını söyleyen Çağlar, "Önümüze polis bariyerlerinin çıkarılmasına kadar birtakım kamu gücüyle buradaki görevimizin engellendiğini sizlere daha önce paylaşmıştık. İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak buradaki eksiklikleri ifade etmemiz üzerine sözleşmemizin şartlarının yerine getirilmediğinden bahisse sözleşmemizin iptali ve mülkün tarafımıza verilmesi üzerine bir süreç başlattık" diye konuştu.
 
HUKUKİ SÜREÇLERİN TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ

Yaşanan bu süreci başlatmalarının ardından başka bir kamu gücüyle 2014 yılında İBB'ye verilmiş olan mülklerin bugünkü kararla Kamu Hazinesi'ne tescili amaçlandığını ifade eden Çağlar, "Hukuki ve sonrasında yaşanacak süreçlerin yakından takipçisi olacağız. Bunun idari yargı yoluna giderek İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve temsil ettiği 16 milyon adına bu hakkın korunması için yargı yoluna müracaat edeceğiz. Yargının vereceği karar çerçevesinde de tekrar bu mülkün eminiz ki İstanbul. Büyükşehir Belediyesi'ne ve 16 milyona tescil edecektir diye düşünüyoruz" dedi.
 
YALILAR OKUL OLARAK GEÇİYOR

Komisyon toplantısında İBB’yi temsil eden tek isim olan Ülkü Sakalar konuştu.  Sakalar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Milli Emlak Genel Müdürlüğü tarafından İBB’ye gönderilen ilk yazıda yer alan ifadeleri açıkladı:  “2014 yılında İl Özel İdarelerinin kapatılarak mallarının tasfiyesine ilişkin kanunla kurulan komisyon yanlış kararlar almış olabilir. Okul, cami, karakol gibi vasfı olan binalar var ise bunların sadece İBB’ye değil, ilgilisine dönmesi gerekir.  Buradaki az önce bahsedilen Hatice Sultan ve Fehmi Sultan yalıları da okul olarak geçiyor. Bunları da bu şekilde değerlendirin.”
 
GEREKÇE 1950 YILINDA 10 YILLIĞINA MALİYE HAZİNE ÜZERİNDE OLMASI
Bugün toplanan komisyonda, ilk yazıda belirtildiği gibi okul ibaresinin hiç kullanılmadığına dikkat çeken Ülkü Sakalar, konuşmasına şöyle devam etti: “Sayın Başkanımız cumartesi günü yaptığı basın açıklamasında da bu yazıdan bahsetti. Burası 2014 yılında bize devredildiğinde de okul değildi, şuanda da değil. 2009’da o tarihte İl Özel İdaresi tarafından Türk Hava Yolları, Do&Co şirketi arasında yapılan sözleşmede de değildi. Yani gerekçeniz yanlış burası okul değil dedik diye muhtemelen bugün bir gerekçe uyduruldu bize. O gerekçenin ne olduğunu anlamaya çalıştık. Gerekçe olarak da şunu söylediler. 1950 yılında burası, bir 10 yıllığına Maliye Hazinesi üzerindeymiş. 2014 yılında pek çok taşınmaz bu şekilde İBB’ye geldi. Onların da geçmişine baktınız mı? Hayır. Buna baktık. Neden? Nedeni çok açık biz tamamen bu işin zaten kötü niyetli olduğunu düşünüyoruz.”
 
DAVAYA VALİLİK ELİYLE MÜDAHALE

THY Do&Co şirketi ile İBB arasındaki yargıya intikal etmiş bir davayı Valilik eliyle müdahale edildiğine işaret eden Ülkü Sakalar, bu gerekçelerin hiçbir hukuki yanı olmadığını ve dava açacaklarını belirtti.
Komisyondan yazılı bir gerekçe istediklerini de söyleyen Sakalar, “Biz yazılı gerekçe istedik ama onlar sözlü olarak, ‘burası 1950 yılında Maliye Hazinesi üzerineydi. Hata yapmışız, pardon. İl özel idaresine gitmemeliydi. Oradan da size gelmemeliydi’ gibi gerekçelerle geriye aldılar yalıları. İşin özeti budur.  Şu anda ne yapacaklarını da çok merak ediyoruz. Oraya 130 milyon dolar yatırım yaptım diyor. Burayı Maliye Hazinesine verip de okul mu yapacaklar, ne yapacaklar? Gerçekten incelemeye değer bir konu” şeklinde konuştu.
 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum