Kadına Karşı Şiddet Anlatıldı
Sarıyer de düzenlenen ‘Aile içi şiddet’ konulu panelde konuşan uzmanlar ülkemizdeki kadına şiddet olaylarının ne denli büyük olduğunu bir kez daha gösterdi.
İlçe belediyesinin Kadın çalışmaları koordinasyon merkezi tarafından kurum içerisinde çalışan kadın çalışanlarına kurum içi şiddet eğitimi verdi. Belediye çalışanlarına verilen eğitimin hemen ardından Kültür merkezinde “aile içi şiddet” konulu panel düzenlendi. Gerçekleşen etkinliğe; Uzman Eczacı Belkıs Ünver, Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yar. Doç. Dr. Semai Tuzcuoğlu’nun yanı sıra Avukat Arabulucu Handan İlağa konuşmacı olarak katıldı. Uzmanlar; 2017 yılında ülkemizde aile içi şiddet yüzünden 409 kadının öldürüldüğünü belirtirken 2018 yılının ilk dokuz ayında bu sayının 363’e çıktığını belirtti.
Aile içi şiddetin 4 ana gruptan oluştuğunu vurgulayan Belkıs Ünver, şiddet türlerini; ekonomik, fiziksel, cinsel ve psikolojik olarak ayırdıklarını belirtti. Ünver, “Kadına yönelik şiddet sadece ülkemizde değil dünyada da önemli bir sorun. İtalya’da 4 ayda 54 kadın öldürüldükten sonra bütün sivil toplum örgütleri ayaklanmıştı. Toplumun bu tepkisinin sonucunda İtalya’da kadına şiddet uygulayan bireyin cezası vatandaşlıktan atılması.Bunun yanı sıra Hindistan’da çeyiz cinayetleri yüzünden 2017 yılında 8 bin 200 kadının yaşamını yitirdi. Bu rakam ülkemizde de korkunç boyutlarda. Öyle ki 2017 yılında 400’ün üzerinde kadın cinayete kurban giderken 2018’in ilk 28 gününde 47 kadın yaşamını yitirdi. Son on yılda 2 bin 337 kadın şiddete kurban gitti.
Kadına yönelik şiddetin kesinlikle erkeklik hormonuyla bir alakası yok. Aile içi şiddetin kişilerin kendi psikolojik sorunlarından kaynaklandığını düşünüyorum. Araştırmalar ise bunun tam tersini söylüyor. Yapılan araştırmalarda bu bireylerin sadece yüzde 5’i psikolojik bir rahatsızlığa sahip. Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yar.Doç.Dr Semai Tuzcuğlu ise konunun psikolojik boyutuna değinerek, “ 6 yaşına kadar karakterin yüzde 70’i oturuyor. 6 yaşına kadar çocuk ne görürse onu alıyor.Bu yüzden anne ve babanın eğitim alması ve aile içindeki davranışları çok önemli. Ebeveynler aileyi bir takım olarak görmeli. Aile içindeki karar alma mekanizmasına çocuklar da dahil edilmeli” dedi.
"Şiddetin olduğu yerde arabuluculuk olmaz"
Avukat Handan İlağa’nın sağlık sorunları yüzünden panelde bulunamaması ona engel olamadı ve panele telefondan katılarak dinleyicilerle buluştu. 29 yıllık avukatlık hayatında arabuluculuğun şiddet konularında değil ticari olaylarda olmasını savunan ve çok yakın zamanda zorunlu arabuluculuğun geleceğinden memnun olmadığını belirten İlağa, dünyanın hiçbir yerinde şiddet söz konusu olduğunda arabuluculuktan söz edilemez. Şiddete maruz kalan kadın sığınak ve geçici koruma talebinde bulunmaya ve şiddet uygulayan kimsenin evden uzaklaştırılmasını istemeye hakkı vardır. Şiddet uygulayan eğer bir polis veya güvenlik görevlisi ise bu polise ya da jandarmaya verilen beyannamede belirtilmesi takdirinde silahına el koyulmalıdır” açıklamasında bulundu.