KILIÇDAROĞLU EĞER YÜRÜYÜŞE MÜDAHALE OLURSA...

KILIÇDAROĞLU EĞER YÜRÜYÜŞE MÜDAHALE OLURSA...
Editör: İlk Haber
01 Temmuz 2017 - 08:45

Posta / Serap Belovacıklı - Termometre 39'u gösteriyor ama hissedilen 45 derece. Nefes alırken terliyorsunuz. Kılıçdaroğlu başlıyor yürüyüşe. Daha 5. dakikada 'Oturduğun yerden konuşmak kolaymış' cümlesi kulaklarımda çınlıyor. Kılıçdaroğlu nasıl azimli...Gözlerinin içi gülüyor. İnanılmaz bir destek. Geçtiği her yerden ikram için yolunu kesmeye çalışıyorlar. Eşini bırakıp gelen başörtülü Ayşe abla da var yürüyüşte, emekli öğretmen 87 yaşındaki Ahmet amca da, 9 yaşındaki Dila da...Herkesin ağzında aynı cümle 'Adalet için yürüyoruz...'

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu 'Adalet Yürüyüşü'nde 16 günü geride bıraktı. Biz de bu tarihi yürüyüşü gidelim, yerinde izleyelim dedik. Sabah 8'de yürüyüş yerinde toplandık. Kılıçdaroğlu kısa bir basın açıklamasının ardından yürüyüşe başladı. Genci, yaşlısı herkes katılabildiği ölçüde katılıyor yürüyüşe. Asfalattan yüzünüze sıcak vuruyor ama kimsenin umurunda değil. Bayram yeri gibi. 'Bunu tamamlamak mümkün değil' derken 2.5 saat sonra ilk mola geliyor. Yürüyüş 3'e bölünmüş. Yarım saatlik bir dinlenme, sonra tekrar yola düşüyoruz. Kılıçdaroğlu her etaba sanki güne yeni başlıyormuş gibi başlıyor.  Şaşkınlığımı gizleyemiyorum. İkinci etap uzun olan, 12.00-17.00 arası sıcak olduğu için yürünmüyor. Kılıçdaroğlu karavanında dinleniyor ama dinlenmek denirse... Karavandan 3 kişi çıkıyor 5 kişi tekrar giriyor karavana. Tek amaçları Kılıçdaroğlu'na destek vermek. Kimseyi kırmıyor, yetişebildiği ölçüde herkesle görüşüyor. Yani yine dinlenemiyor. Sıra bize geliyor. CHP Genel Başkanının karavanı diye girdiğim karavan oldukça mütevazi. Arkada bir yatak, önde küçük bir masa, yemek için de biraz meyve...Lükse dair hiç bir şey yok. Yanıma geliyor, oturuyoruz. Yorgun perişan bir lider beklerken gözlerinin içi parlayan biri çıkıyor karşıma. 'Yorgunluk yok mu?' diyorum? Yüzüme bakıp gülümsüyor, 'Tatlı bir yorunluk diyelim' diyorum, 'O olabilir' diyor. Sonra Kılıçdaroğlu'nu çok da yormadan kısa bir röportaj yapıyoruz...

Yorgunluk var mı?

Yorgunluk yok tatlı bir yorgunluk olabilir ama İstanbul'a kadar bu yolun her kilometresini yürüyerek gideceğim. Benim bu millete sözüm var. Bu ülkeye adalet gelinceye kadar mücadele edeceğim. Görüşü kimliği ne olursa olsun herkese adalet lazım. Bir kişiyi siyasiler suçlu ilan etmemeli suçlu olup olmadığına yargı karar vermeli. Ama o yargıcın cübbesinde ilik yok ve düğme olmamalı. Bizim bütün amacımız bu.

"BU DAHA BAŞLANGIÇ"

İstanbul bu yürüyüşün son durağı mı? Devamında CHP olarak başka planlarınız var mı?

Adalet arayışımız İstanbul'da noktalanmayacak. Bundan sonraki her yürüyüş, her eylem, her toplantı mutlaka adalet üzerine olacak. Adaleti toplumun her kesimine yayacağız. Bunun mücadelesini yapacağız. İstanbul'da yaptığımız sadece bir başlangıç olacak. 15'inde başlamıştık 16 gündür devam ediyoruz. 9 Temmuz'da İstanbul'da noktalanacak. Amaç sadece bu sürecin hem topluma hem dünyaya duyurulması olacak. Bundan sonra da bizim adalet beklentimizle ilgili olarak, neyi bekliyorsak neyi amaçlıyorsak, neyi hedefliyorsak gerçekleşinceye kadar mücadelemiz olacak. Parlamentoda, parlamento dışında, sokakta, fabrikada  her yerde bu mücadeleyi sürdüreceğiz.

"EĞER YÜRÜYÜŞE MÜDAHALE OLURSA..."

İstanbul'da yürüyüşe bir müdahale olur mu sizce?

Müdahale olacağını sanmıyorum. Niye müdahale olsun? Yollarda pek çok provakatör çıktı karşımıza. Biz onlara rağmen bile durmadık. Yürüyüşümüzü yasal sınırlar içinde yerine getirdik. İstanbul'da da  aynı şeyi yapacağız. Eğer bir müdahale olursa bu ancak hükümetin talimatıyla olur. Onun dışında sade vatandaşlardan gelen herhangi bir tepki yok. Ne olursa olsun ne yaparlarsa yapsınlar benim İstanbul'a gidişimi hiç kimse engelleyemez. Bu konuda azimliyim ve kararlıyım.

"16 NİSAN'DA BU TEPKİYİ GÖSTERMEDİK ÇÜNKÜ..."

16 Nisan'da bu tepki neden gösterilmedi?

Tepki gösterildi aslında. Ama alan tepkisi gösterilmedi. Neden? Çünkü toplum çok gergindi toplum bir iç çatışmanın içine girebilirdi. Biz onun için bunu doğru bulmadık. Şimdi toplumda o gerginlik yok. Adalet denilen bir kavram üzerinden yürüyüyoruz. Dolayısıyla bizim hedeflerimiz var, amaçlarımız var. Bunları da 9 Temmuz'daki mitingde açıklayacağım. Neyi niçin istiyoruz bunu da açıklayacağım. Ve o taleplerimizin de arkasında duracağım. Her şey adalet üzerine inşaa edilecek.

Aynı azimle ve kararlılıkla devam ediyoruz. Adalet için yürüyoruz. Bu ülke cennet gibi bir ülke bu ülkede hepimiz rahat yaşayabiliriz. Farklılıklarımızı zenginlik olarak kabul ettiğimiz zaman göreceksiniz çok daha güzel bir Türkiye'yi el birliğiyle kurmuş olacağız. Burada her görüşten vatandaşımız var hepimiz adalet istiyoruz. Adalet kadar soylu bir şey asla olamaz. Bütün peygamberlerin amacı dünyaya adaleti getirmektir. Biz de bunu istiyoruz.