Orman Mühendislerinden, Kampanyalara Tepki "Lütfen Bağış Yapmayınız!"
Türkiye’de peş peşe çıkan yangınlar henüz daha sönmemiş iken TEMA başta olmak üzere bazı gönüllü kuruluşların para toplama kampanyası başlatmaları Orman Mühendisleri tarafından tepkiyle karşılandı.
Editör: İlk Haber
01 Ağustos 2021 - 01:41
“Doğa geçmişten gelen bitki dokusuna yeniden kendiliğinden hakim olacaktır. Zaman Zaman Orman Bakanlığı’nın taşra teşkilatı alana müdahale edecektir. Buralar fidan dikmekle oluşak alanlar değildir. O nedenle olayı maddi zemine çekmek doğru değildir” dedi
Orman Yüksek Mühendisi Cihan Erdönmez, konuyla ilgili sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada olaya tepki göstererek “lütfen Bağış Yapmayınız” çağrısı yaptı
CİHAN ERSONMEZ “LÜTFEN BAĞIŞI YAPMAYINIZ!”
“Kızılçam reçineli olduğu için kolay yanan bir türdür. Kayın türü olsa, kolay yanmazdı, ama Ege ve Akdeniz’deki kızılçam ormanları insanların tercihi değil, doğanın tercihidir.
Doğa kayın ağacı yönünde değil, çam yönünde tercihini yapmıştır. En az on milyon yıldır Ege ve Akdeniz ormanları kızılçam türüyle kaplıdır. Kızılçamın doğal yangınlara uyumu vardır. Yanan kızılçam ormanları çok kısa sürede kendini gençleştirip yenileyebiliyor, hatta yangına uyum sağlamış bir ağaç türü olarak kızılçam gösteriliyor. Yangından sonra saha doğal haliyle kalırsa, gençleştirme açısından faydası bile vardır.
Ancak sorunumuz şu ki, artık çok fazla orman yangını çıkıyor ve yangınlar kısa sürede söndürülemiyor.
Ancak, her durumda yanan alanı koruma altına alıp doğayı kendi haline bırakmak en doğru yöntemdir. Binlerce yıldır olduğu gibi, orman neslini yine sürdürecektir. Yani bitki genetiği açısından da yanan yere fidan dikmek doğru değildir.
Yangınlar henüz söndürülmemişken, bazı hayırseverler, hatta TEMA gibi bilinir sivil toplum kuruluşları bile, ağaçlandırma-fidan bağışı kampanyaları başlattılar. Bana göre bunlar gereksiz işlerdir. Yukarıda da belirttiğim gibi, bizim tercihimiz, yani bilimin tercihi, yanan alanı kendi haline bırakmak ve kendi kendine ormanlaşmasını sağlamaktır.
Eğer bir süre sonra doğa kendi kendini yenileyemiyorsa işte o zaman insan müdahalesi gerekebilir. “
****
PROF. DR. DOĞANAY TOLUNAY:
“1994'te Gelibolu’da çok büyük bir yangın oldu. Bu yangından sonra toplu ağaç dikme kampanyaları yapıldı. Orada da kızılçam vardı, ama farklı bir sürü tür yanan alana dikildi. Yakın bölgedeki fidanlar yeterli olmayınca, Türkiye’nin dört bir yanından fidan getirilmişti. 1 yıl sonra araziyi gezdiğimizde, o fidanların tutmadığını, kuruduğunu ya da doğal olarak külün içine düşen tohumların çimlenmesiyle oluşan yeni fidanların, ekilen diğer fidanları bastırdığını gördük. Dolayısıyla yangından hemen sonra fidan dikmek, kaynak israfıdır ve gereksizdir.
Ayrıca ağaçlandırma faaliyetinde toprak da zarar görüyor.
Çünkü yanan ağaçların kökleri dozerlerle sökülüyor, toprak işleniyor. Kaldı ki kül, ağaçlar için son derece önemli besin maddeleri içerir. Sahada dozerlerin yapacağı işlemler toprağı verimsizleştirir. Sonuç olarak ağaçlandırma, doğal bir şekilde fidan çıkmazsa düşünülmesi gereken bir iştir. Öncelikli olarak doğal gençliğin gelmesi sağlanmalıdır”
ORMAN YÜKSEK MÜHENDİSİ ORHAN İSPEKTER “BU KİRLİ BİLGİ VE KAMPANYAYI KINIYORUZ”
Ülkemizde bu kadar orman yangını birbirini takip eder şekilde devam ederken, Orman Bakanlığı ve ekibi konuya bu kadar hakim iken, TEMA ve benzeri kuruluşların halkın temiz duygularını istismar edercesine para bağışı kampanyası başlatması, çok çirkin bir hedef şaşırtma ve bilimsellikten uzaktır. Yanan orman alanlarının sahibi Orman Bakanlığıdır. Ve Türkiyede en büyük taşra teşkilatı olan bir kurumdur.
Bu alanları yeniden hazırlayıp, Doğal ağıçlandırma zeminine hazırlayacak, bilimsel olarak yapılması gereken her türlü önlemi alacak ve takip edecek kurum Orman Bakanlığı dır
Boş yere halkın duyguları nı istismar ederek işin maddi zemine taşınması yanlıştır. Vakfıv ve derneklerinizin paraya ihtiyacı varsa bu zeminden uzak durun lütfen. Çok ayıp. Bilimsellikten uzak, yapılan bu kirli bilgi ve kampanyayı kınıyoruz” dedi
FACEBOOK YORUMLAR