TRT'nin "İstihdam Fazlası" Çalışanları Soruyor!

Türkiye Radyo Televizyon Kurumu (TRT) tarafından yayınlanan İFP- İstihdam Fazlası Personel listesinin yayınlanarak 169 kişinin işten çıkarılacağının duyurulması sonrası TRT çalışanlarından açıklama geldi.  Çalışanlar tarafından yayınlanan yazılı metinde, “Tüm bunlar Temmuz 2018’de çıkarılan bir yıl süreli KHK çerçevesinde yapılıyor, kurum bir yeniden yapılanma sürecinden geçiyor. 169 çalışanın içinde bulunduğu ‘İlk İFP Listesi’ açıklandı. ‘İlk İFP Listesi’ diyoruz, çünkü devamının geleceğinden endişe ediyoruz.” ifadelerine yer verildi. TRT'nin istihdam fazlası çalışanları 17 Mayıs Perşembe günü TRT İstanbul Radyosu önünde saat 11:30'da bir araya gelerek açıklama yapacak.

Çalışanların iddia ettiğine göre TRT tarafından yayınlanan İFP Listesine yönelik olarak TRT’nin ‘yeniden yapılandırıldığı’ ifadesiyle bu yapılandırılmanın hangi amaçla gerçekleştirildiğine ilişkin TRT’ye sorular yöneltiyorlar.

Çalışanlar tarafından TRT’ye yöneltilen sorular şu şekilde;

1.       TRT’nin hangi amaçla yeniden yapılandırıldığını merak ediyoruz. ‘Çalışanlar’, yani biz, kurumun gerçek anlamda çalışan, üreten, özverili ve nitelikli personeli, kamu yayıncılığına inanan son nesiller, aslında tam da olması gerektiği kadarız.

2.       169 kişilik ‘İlk İFP Listesi’nde, aktif olarak yayın yapan spiker, prodüktör, muhabir, kameraman, teknisyen, mühendis, sanatçı kadrolarındaki nitelikli personel var ve istihdam fazlası olarak Devlet Personel Başkanlığı havuzuna gönderiliyorlar.

3.       Hangi kıstaslarla mesleğimizden uzaklaştırılıyoruz, ölçü nedir?

4.       Madem kurumda ihtiyaçtan fazla personel var, neden aynı görevlere yeni elamanlar alınmakta?

5.       Ülkemizde emeklilik yaşı 65 iken, 50’li yaşlarda, aktif çalışan, nitelikli personelin kurumdan uzaklaştırılması hak ve hukukla bağdaşıyor mu?

6.       Başka kurumlara gönderilecek, uzmanı olmadığımız bir alanda çalışıp aynı maaşı almaya devam edeceksek, asıl amaç tasarruf ya da verim artışı değil, bizden kurtulmak mı?

TRT’nin İFP uygulamasından vazgeçmesi, sahip olduğu niteliklerinden dolayı başka herhangi bir kamu kurumunda değerlendirilemeyecek personeline sahip çıkması gerektiğini ifade eden çalışanlar, TRT’nin  yeniden yapılanma sürecini, çalışanları ve meslek örgütlerinin katılımıyla şeffaf şekilde yürütmesi gerektiğini savundu.

TRT çalışanları yazılı metinde şu ifadeleri kullandı; “TRT, kamu hizmeti yayıncılığıyla tüm halkın sesi olmalıdır. Endişemiz, TRT bünyesinde başlayan bu değişimin TRT ile kalmayacağı, genele yayılarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi çalışan herkes için bir tehdit unsuru haline geleceği yönünde. TRT’ye ve emekçilerine sahip çıkmak, geçmişimize ve geleceğimize sahip çıkmak demek.”