Urfalı Kadınların Suriyeli Kuma Öfkesi!

Meclis’te milletvekillerine sunum yapan Prof. Dr. Murat Erdoğan, Şanlıurfa’da Suriyelilere yönelik olumsuz algının Türkiye ortalamasının üzerinde olduğuna dikkat çekti. Kuma meselesine atıf yapan Erdoğan, “Eşimi elimden alır” endişesiyle Urfalı kadınların Suriyeli sığınmacılara olan öfkesinin çok yüksek olduğunu anlattı.

Urfalı Kadınların Suriyeli Kuma Öfkesi!
Editör: İlk Haber
25 Kasım 2020 - 13:08
TBMM Göç ve Uyum Alt Komisyonu’nda Türkiye’de sayıları 4 milyona yaklaşan Suriyeli sığınmacılar meselesi masaya yatırıldı.
Toplantıda, Türk-Alman Üniversitesi Göç ve Uyum Araştırmaları Merkezi’nden Prof. Dr. M. Murat Erdoğan, “Suriyeliler Barometresi-2019” başlıklı çalışmasına ilişkin komisyon üyelerine bir sunum yaptı.

Erdoğan, Türk toplumunda “Suriyeliler bize yük oluyor” algısının çok net olduğunu vurguladı. Türk toplumunda Suriyeli sığınmacılara yönelik sosyal mesafenin her geçen gün açıldığını belirten Erdoğan, “Eskiden eksi 36’ydı, şimdi eksi 51’e çıktı, korkarım daha da yükselecek gibi görünüyor ve Suriyelilere sorduğumuzda kapanıyor, biz Türk toplumuna sorduğumuzda açılan bir sosyal mesafe görüyoruz” dedi.

ŞANLIURFA’DA TÜRKİYE ORTALAMASINDAN BİLE FAZLA ÇIKTI

“Ne kadar açılırsa o kadar vahim” diyen Prof. Dr. Erdoğan, “Yani sıfıra doğru yaklaşmak lazım sosyal mesafenin daha makul bir seviyeye gelmesi için. Daha komiği Urfa’da yaptığımız çalışmada sosyal mesafe Türkiye ortalamasından bile fazla çıktı ki Urfa’dan söz ediyoruz. Hani Suriye toplumuyla kültürel olarak çok daha yakın olabilecek, çok daha dayanışma gösterebilecek, aşiret bağları olan, akrabalık bağları olan bir toplumdan söz ediyoruz. Dolayısıyla bu akrabalık ilişkisine çok fazla güvenmemek lazım, sayı büyürse herkes korkuyor. İki sene öncesinde karşılaştırdığımızda Türk toplumunun kaygısının arttığını görüyoruz, bu yakın zamanda siyasete baskı yapacak bundan hiç kuşkunuz olmasın” bilgisini verdi.

URFALILARA ‘SENİ ÖLDÜRÜRÜM SURİYE’YE KAÇARIM’ TEHDİDİ

Sunum bitiminde söz alan CHP’nin Şanlıurfa kökenli milletvekili Mahmut Tanal, sayıları 450 bini bulan Suriyeli sığınmacılara ev sahipliği yapan memleketi Şanlıurfa’daki algıya ilişkin, “Urfa’daki Suriyeliler de ‘Bizi bu hâle Türkiye getirdi. Çünkü Hükümet bizi kullanıyor’ diyorlar. Aynen sizin dediğiniz gibi hocam, ‘Bize yardımları Avrupalılar veriyor” diyorlar. Urfalılarla kavga eden Suriyeliler, ‘Seni öldürürüm, Suriye’ye kaçarım’ şeklinde tehdit ediyorlar. Akçakale’de, sınırında, o ilçelerde bu olay çok yoğun bir şekilde… Aynı zamanda Suriyeliler ucuz iş gücü olarak Urfalıların istihdam alanını azaltıyor.  Yani, bu mevsimlik tarım işçisinden tutun inşaat işine kadar, ayakkabı boyacılığından tutun seyyar satıcılığa kadar bunların hepsi var orada” değerlendirmesini yaptı.

‘BİZE ENSAR DİYORLAR DA ENSAR’IN TAKATİ KALMADI HOCAM’

CHP’li Mahmut Tanal’ın “Şanlıurfalıların Suriyelilere mesafesini neye bağlıyorsunuz hocam? Urfa’da sosyal mesafe neden Türkiye ortalamasının üzerindedir?” sorusunu yönelttiği Prof. Dr. Murat Erdoğan, Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin’in daveti üzerine kentteki Suriyelilerle ilgili bir çalışma yaptığını aktararak, “Şanlıurfa 2 milyonluk bir şehre dönüştü ama ne yazık ki o yoksulluğu, hele ki göreli yoksulluğu devam ediyor. Türkiye’deki sosyoekonomik veriler itibarıyla Urfa Türkiye’nin en altında. Eğitim seviyesi, işsizlik, yatırımlar, bilmem neler falan; büyük bir çaba var ama öyle. Şimdi bu kadar gariban bir kente 450 bin insan geliyor. Bu kentteki insanların başlangıçta gösterdikleri dayanışma öyle böyle bir dayanışma değil ama ondan sonra artık yorulmaya başlıyorlar. Bir gün bir toplantıda Urfa Belediye Başkan Yardımcısı bana, ‘Hocam bize Ensar Ensar diyorlar da Ensar’ın takati kalmadı’ dedi. Şimdi bu bir takat meselesi bir noktadan sonra. Avrupa’daki bir ülkede -yani Almanya dışında hiçbir ülkede- Urfa’da olan kadar mülteci yok yani. Siz koca koca Avrupa ülkelerinin, o zengin ülkelerin nüfusundan daha fazlasını bir yere yıkıyorsunuz. Urfa’daki Suriyeli ilkokul çocuklarına yapmanız gereken 220 tane okul var. 220 okul yaparsanız standart bir eğitim sağlayabilirsiniz. Peki bunu yapamayınca ne yapıyorsunuz? 20 kişilik öğrenci sınıfı 47 kişiye çıkıyor. Eğitim kalitesi düşüyor otomatik olarak çünkü öğretmen oradaki Suriyeli çocukla ilgileneceğim diye ister istemez öbüründen kaçınmış oluyor” ifadelerini kullandı.

ŞANLIURFA’DA KADINLARIN ‘EŞİMİ ELİMDEN ALIR’ ENDİŞESİ! 

Kitlesel göçlerde 4 tane endişenin ön plana çıktığını dile getiren Erdoğan, ‘Suriyeli sığınmacı kadınların kuma olarak alınması’ meselesine atıfla, Şanlıurfa’daki Suriyeli kaygısına ek bir madde ekleyerek şöyle devam etti: “Dolayısıyla, kitlesel göçlerde 4 tane endişe çıkıyor.

Bu Urfa için de geçerli:

1) ‘İşimi elimden alır.’
Şimdi, Urfa’da bir başka şey daha var: ‘Eşimi elimden alır.’ Bir de öyle bir travma var orada, kadınların nefreti, öfkesi çok daha yüksek Urfa’da. Yani bütün o sınır bölgesinde.

2) ‘Güvenlik olaylarında sıkıntı yaşarız.’ Şimdi, yazık ki güvenlik olaylarında sıkıntı yaşanıyor orada, bölgelerde çünkü Suriyeliler kendi içindeki yeni ‘network’lerini oluşturmaya başladılar, zaten hazır yapılar vardı. Eyleme geçmeseler bile insanlar bu yapıları bir tehdit unsuru olarak görüyor.

3) Bir kimlik kaybından söz ediyorlar. Urfa gibi ‘Peygamberler Şehri” denilen yerde Arapça tabelaya itiraz ediyor insanlar; bugün ediyorlar, ilk başlangıçta etmiyorlardı.

4) Ama en önemli husus ne? Kamu hizmetlerinde eksilme. Şimdi adam: ‘Tamam kardeş hoş geldiler de, devletim kapıyı açtın Allah razı olsun da, ben niye mağdur olayım?’ diyor. ‘Hastaneye gidiyordum, on beş dakika bekliyordum, şimdi bir saat bekliyorum.’, ‘Çocuk okula gidiyordu, 20 kişilik sınıf 47 kişiye çıktı.’, ‘Parka gidiyorum her taraf dolu.’, ‘Bilmem şu yükseldi, bu yükseldi.’ Kamu hizmetlerindeki aksama toplumun bütün tepkisini artırıyor, ondan sonra kardeşiniz de olsa siz bir rahatsızlık yaşıyorsunuz. Aslında bence genel sıkıntı bununla ilgili bir şey diye düşünüyorum. Yoksa hani Urfa olmaktan kaynaklanmıyor. Yoksul bir kente tekrar o yoksulluğunu katlayacak yeni bir kitle gelmiş oluyor.”

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum